Kimisi bilmem der, bilir; kimisi bilir bilmezlenir. Kimisi bilmediğini bilmez, bilirim der; kimisi bildiğini bilmiyor zanneder.
Her şeyi bildiğimi zannettiğim zamanlar da artık geride kaldı.
Acıları tatlandırır sevgi, bakırı altına keser.
Hayatım boyunca hep çok şeye sahip olmayı değil, az şeye ihtiyaç duymayı istemişimdir.
Kabristan; bir ibretlik yer idi; ne kapı vardı giresi, ne yemek vardı yiyesi, ne ışık vardır göresi!..
Aralık 27, 2016
Samed Behrengi'nin "Küçük Kara Balık"ı...
Küçük Kara Balık 'Hayır anne!' demiş, 'Ben artık bu gezintilerden bıktım
usandım. Başka yerlerde neler olduğunu görmek için yola koyulup gitmek
istiyorum. Sen belki de bu sözleri başkaları küçük balığa öğretti diye
düşünüyorsun. Ama bilmelisin ki, ben uzun zamandır bunu düşünüyorum.
Tabii diğerlerinden de çok şey öğrendim. Örneğin şunu öğrendim ki,
balıkların çoğu yaşlanınca ömürlerini boşuna geçirdiklerini söyleyip
yakınırlar. Sürekli sızlanıp beddua ederler, herkesten şikâyet ederler.
Ben bilmek istiyorum, hayat gerçekten bir avuç yerde durmadan dönüp
durmak, sonra da yaşlanıp gitmek mi yoksa bu dünyada başka türlü yaşamak
da mümkün mü?'
Aralık 19, 2016
Aralık 02, 2016
Kafka'nın "Dava"sı...
“Yasa önünde nöbet tutan bir bekçi vardır. Taşralı bir adam bir gün
ona gelip yasaya girme izni ister. Ancak bekçi, o anda izin
veremeyeceğini söyler. Adam düşünür ve daha sonra girip giremeyeceğini
sorar. Belki der bekçi, ama şimdi olmaz. Bekçi her zamanki gibi açık
duran kapının önünden çekilir ve adam içeri bakmak için eğilir. Bunu
gören bekçi güler ve şöyle der: ‘Madem ki girmeyi bu kadar çok
istiyorsun, beni aşarak içeri girmeyi bir dene bakalım. Ama bil ki ben
güçlüyüm. Üstelik bekçilerin en küçüğüyüm. Her bir salonun girişinde
gitgide daha güçlü bekçilere rastlayacaksın. Üçüncüsünden itibaren
onların görüntüsüne ben bile katlanamıyorum.’ Taşralı adam bunca zorluk
çıkacağını beklememiştir. Yasanın herkese her zaman açık olduğunu
sanmıştır.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)